Oppo Reno 14 5G inceleme

Oppo Reno 14 Serisi’nin üç modelini de Türkiye’ye getirdi ve ben Reno 14 F 5G ve Reno 14 Pro 5G ile ilgili deneyimlerimi bu kanalda sizlerle paylaştım. Şimdi bu ailenin ortancasına, yani Reno 14’e geldi sıra. Genelde Reno 14 F 5G yerine fiyat farkını göze alıp Reno 14 almaya gerek var mı diye soranlarınız çok oldu. Bu videoyu biraz da o yüzden hazırlama gereği hissettim. Reno 14’ü yaklaşık bir aydır kullanıyorum ve bu telefonu almayı düşünenlere faydalı olacağını düşündüğüm deneyimlerimi sizlere anlatmak istiyorum. O halde sözü çok uzatmadan hadi Reno 14’ü yakından tanıyalım. Başlıyoruz! – DEVAMI …


Reno 14 çok arada bir konumda. Pro modeli ile uygun fiyatlı F modeli arasında bir yerde. O yüzden gözden kaçabilecek bir model. Oysa Pro modele bile yükseltme yapmadan, F ile yetinmek istemeyenler için çok güzel bir seçenek. Ortanca diyorum ama aslında Pro modele de yakın duran bir telefon.

Tasarım

Önce tasarımla başlayalım. Reno 14 Serisi diğer modellerden dikkate değer bir fark yok. Gayet ince, hafif ve şık bir görünümü var. Kamera kurulumu güzel, tek gereksiz detay belki kameraların arasına iliştirilen AI Camera ibaresi. Artık yapay zekadan destek almayan bu seviyede bir telefon yok denecek kadar az. O yüzden çok gerekli bir vurgu mu emin değilim.

Opal Beyaz ve kullanmakta olduğum Işıltılı Yeşil olmak üzere iki farklı renk seçeneği var. İkisi de güzel. Yeşil olan modelin kamera modülünü çerveleyen açık renkli alanı bana soran çok oldu. Bu kısımda bir aydınlatma yok arkadaşlar, tamamen tasarımla alakalı, yani bir halka efekti var. İlk baktığımda ben de emin olamamıştım, ama güzel duruyor bence.

7.42 mm inceliğinde ve 187 gram ağırlığında. Telefon havacılık sınıfı alüminyum çerçeveye sahip. Yani hem hafif hem de dayanıklı bir model.

Elde tutuş hissi de gayet iyi. Öyle çok büyük bir ekrana sahip değil ve tek elle tutuş rahat. Kenarlar düz, ama elde keskin bir his bırakmayacak kadar kavisli.

IP66, IP68, hatta IP69 suya dayanıklılık sertifikalarıyla geliyor. Bu fiyat aralığında artık nadiren de olsa bunları görmek güzel.

6.5 inçlik bir ekranla geliyor. Ve artık ekran tamamen düz — geçen yılki kavisli kenarlar yok.
Bu sayede tek elle kullanmak çok daha kolay hale gelmiş.

Kamera

Şimdi kameralar hakkında konuşalım, çünkü Reno14 serisi beni bu konuda gerçekten şaşırtıcı derecede iyi iş çıkarıyor. Tüm modeller üçlü arka kamera kurulumuyla geliyor ve önde de tanıdık delikli selfie kamerası var.

Reno14 Pro kesinlikle serinin canavarı. Düşünün, her bir lens 50 megapiksel — evet, selfie kamerası bile. Yani çektiğiniz görüntülerde detay konusunda hiçbir sorun yok. Ana kamera 50 MP’lik bir standart sensör, yanında 50 MP ultra geniş açı, ve 50 MP 3.5x optik zoom sunan periskop telefoto kamera bulunuyor. Bu, orta segment bir telefon için gerçekten etkileyici.

Standart Reno14 ise Pro modele çok yakın bir deneyim sunuyor. Telefoto lens dahil aynı üçlü kamera düzeni var, sadece ana sensör Pro’daki kadar büyük değil. Ayrıca ultra geniş kamera 8 MP’ye düşürülmüş.

Reno14F modelinde ise ana ve selfie kameralar, temel Reno14 ile benzerlik taşıyor. Ancak yakın plan çekimler için telefoto lens yerine makro kamera konulmuş. Bu model, benim favorim değil ama fiyatı aşağı çekmeye yardımcı olmuş.

Fotoğraf Kalitesi

Günlük çekimlerde üç modelin de performansından gerçekten memnun kaldım. İyi ışık koşulları sağlandığında çektikleri fotoğraflar son derece net, renkler canlı ve dinamik aralık oldukça sağlam.

Gece çekimlerinde bile, şaşırtıcı derecede detaylar olabildiğince korunuyor. Elbette Reno 14 Pro 14’e kıyasla özellikle loş ışık performansı söz konusu olduğunda öne çıkıyor, daha büyük sensör sayesinde düşük ışıkta daha başarılı.

Ama hiçbiri “gece şampiyonu” değil, sadece orta segment için fazlasıyla yeterli.

Reno 14 ile gece gündüz pek çok fotoğraf çektim, genel olarak çekimlerimden memnun kaldım, Reno 14 F’e göre çok daha başarılı, Reno 14 Pro’ya da yakın bir performans sunuyor.

Video konusunda da dürüst olmak gerekirse beklediğimden iyi sonuç aldım. Artık HDR modunda 4K çözünürlüğe kadar çekim yapabiliyorsunuz, üstelik tüm arka kameralarla bunu yapabiliyorsunuz. Lensler arasında zoom yaparken geçişler oldukça pürüzsüz. Çoğu telefona göre çok daha akıcı.

Renkler de tüm çekim boyunca tutarlı ve canlı kalıyor. Bu da beklediğimden çok daha “premium” bir his veriyor.

Tıpkı önceki nesilde olduğu gibi, Reno14 modelleri su altında fotoğraf çekmeye izin veren nadir orta segment telefonlardan. Bu model de bir istisna değil ve su altı fotoğrafçılığa imkan veriyor. Evet, bildiğiniz suyun altında. Ekstra bir su geçirmez kılıfa gerek yok. Sadece fiziksel kilit tuşunu kullanarak fotoğraf çekebiliyorsunuz. Ve evet, bu özellik 4K çözünürlükte bile çalışıyor.
Yani ister havuzda, ister gölde fotoğraf çekmeye devam edebilirsiniz. Oldukça eğlenceli bir özellik.

Yeni Yapay Zekâ (AI) Fotoğraf Özellikleri

Reno14 Pro 5G’nin dikkat çeken özelliklerinden biri AI LivePhoto. Telefon, her çekimden önce ve sonra 1.5 saniyelik bir aralığı otomatik kaydediyor. Bu sayede en doğru anı yakalamak kolaylaşıyor. Ayrıca herhangi bir videodan 3 saniyelik bir kesit yüksek çözünürlükte LivePhoto’ya dönüştürülebiliyor. OPPO’nun Instagram ile yaptığı iş birliği sayesinde bu LivePhoto’lar platform üzerinde doğrudan paylaşılabiliyor.

Fotoğraf düzenleme tarafında da yapay zekâ destekli pek çok araç mevcut. AI Yeniden Düzenleme özelliği, kadraj yamukluklarını düzeltiyor ve otomatik kırpma yaparak görüntüyü daha dengeli hale getiriyor. AI Silgi, fotoğraflarda istemediğiniz kişi ya da nesneleri zahmetsizce ortadan kaldırabiliyor. Yansıma Giderici özellikle cam arkasından çekilen fotoğraflarda işe yarıyor ve dikkat dağıtıcı yansımaları temizliyor. AI Bulanıklık Giderici ise hafif netsiz kareleri daha keskin hale getiriyor. Bu araçlar her zaman mükemmel sonuç vermese de genel olarak çekimleri sosyal medya için çok daha uygun hale getiriyor.

Batarya ve Şarj Performansı

Ve geldik batarya kısmına. Reno14 serisinin en güçlü olduğu noktalardan biri batarya ömrü ve hızlı şarj özellikleri.

Gerçekten, akıllı telefonlarda gördüğüm en büyük bataryalardan bahsediyoruz. Reno14 ve 14F, 6000 mAh’lik devasa bir bataryayla geliyor. Bu zaten başlı başına fark yaratan bir özellik.

Ben, telefonu yoğun kullanan biriyim — buna rağmen sürekli olarak 7 ila 8 saat arası ekran açık kalma süresi elde ettim. Bu, şimdiye kadar bir akıllı telefonda gördüğüm en iyi pil ömrü performanslarından biri. Gerçekten iyi.

Ama asıl şaşırtıcı kısım şu: Bu dev bataryalara rağmen OPPO, bu telefonları piyasadaki çoğu amiral gemisinden daha ince yapmayı başarmış. Galaxy S25 Ultra ve iPhone 16 Pro Max’ten bile daha ince, üstelik onların bataryaları Reno14’lerin yanında oldukça küçük kalıyor.
OPPO bunu nasıl başardı, anlamak güç.

Ve sanki bu yeterli değilmiş gibi, şarj hızı da beni benden aldı. Tüm modeller süper hızlı şarj (SuperVOOC) desteğine sahip. Reno14 Pro ve Reno14, 80W hızlı şarj ile geliyor —
yani 0’dan %100’e sadece yaklaşık 47 dakikada ulaşıyor.

Reno14F biraz daha yavaş, 45W şarj desteğine sahip. Ama o bile yaklaşık 80 dakikada tam şarj oluyor — bu fiyat seviyesinde fazlasıyla yeterli.

Ve bitmedi — Pro modeli ayrıca 50W kablosuz şarj (AirVOOC) desteği de sunuyor.
Orta segmentte bu kadar güçlü bir kablosuz şarj desteğini görmek gerçekten çok zor.

Kısacası, batarya ve şarj konusunda Reno14 serisi kesinlikle mükemmel.

Performans

Performans tarafına gelirsek… Bu, Reno14 serisinin en güçlü olduğu alan değil — ama kesinlikle zayıf da değil. Bu telefonları maksimum ayarlarda ağır oyunlar veya profesyonel video düzenleme için önermem. Bu cihazlar o segmentte değil. En başta bunu belirtmekte yarar var.

Ancak sosyal medya, mesajlaşma, video izleme, tarayıcı ve hafif oyunlar söz konusu olduğunda hepsi için fazlasıyla yeterli.

Tüm modellerde 120Hz yenileme hızı bulunuyor, bu da menülerde gezinirken veya kaydırırken oldukça akıcı bir deneyim sağlıyor. ColorOS burada da övgüyü hak ediyor — sistem çok iyi optimize edilmiş.

Animasyonlar pürüzsüz, donma ya da gecikme neredeyse hiç yaşanmıyor. Eğer “en güçlü” Reno14’ü arıyorsan, o tabii ki Reno14 Pro. Pro model MediaTek Dimensity 8450 işlemciyle geliyor. Kıyaslama yapmak gerekirse, uygulamaları biraz daha hızlı açıyor ve ağır yükleri biraz daha iyi taşıyor. Ama bu fark, normal Reno14’teki Dimensity 8350 ile kıyaslandığında küçük bir fark.

Tüm modellerin bir diğer ortak özelliği ise soğutma sistemi. Hepsinde AI Nano Çift Sürücü Soğutma Sistemi kullanılıyor. Bu sistem, nano sıvı kullanılan ultra ince bir buhar odası aracılığıyla işlemci ısısını hızla dağıtıyor. Ayrıca yapay zekâ, cihazı oyun sırasında elinizle tuttuğunuz “tutuş bölgelerinde” serin tutmak için sıcaklığı dinamik olarak kontrol ediyor.

Kısacası, telefonlar sadece serin çalışmıyor, tutuş konforunu da koruyor.

Yazılım

ColorOS, her yeni sürümünde Android kullanım deneyimini daha iyi bir noktaya taşıyor. Bu son sürüm de oldukça kullanıcı dostu, her şey yerli yerinde, aradığınızı kolayca bulabiliyorsunuz, fazlasıyla akıcı çalışıyor, Oppo AI çatısı altında pek çok yapay zeka aracı elinizin altında. Ayrıca bu telefonu alıyorsanız 3 büyük Android güncellemesi ve 4 yıl da güvenlik güncellemesi alacaksanız. Piyasada bu süreyi daha uzun tutan markalar var, bu açıdan bence Oppo daha iyisini yapabilir.

ColorOS ile ilgili her şey mükemmel mi derseniz elbette sıkıntılar yok değil. Gerçekçi olmak gerekirse, hiçbir yazılım mükemmel değil. ColorOS 15’te de geliştirilmesini isteyeceğim birkaç küçük ayrıntı var.

Birincisi, ana ekrandaki widget panelinde hâlâ bir arama çubuğu yok. Ve widget’ların hiçbiri alt menülere ayrılmamış durumda. Yani bir sürü üçüncü parti uygulaman varsa, o uzun listeyi kaydırıp aradığın widget’ı bulmak gerçekten zaman alabiliyor.

Ayrıca, önceden yüklü gelen gereksiz uygulamalardan (yani bloatware’lerden) da pek hoşlanmadım. Neyse ki OPPO hepsini kaldırmana izin veriyor, bu yüzden çok büyük bir sorun değil. Ama yine de kutudan çıkar çıkmaz biraz kötü bir ilk izlenim yaratıyor. Hiç olmasalar daha iyi.

Ve madem konu açıldı şunu da söyleyeyim: ColorOS’te kilit ekranı widget’ları olmasını da isterdim. Bunu OneUI veya NothingOS gibi bazı Android arayüzlerinde zaten yapabiliyorsun.
Küçük bir özellik belki ama ileride eklenirse güzel olurdu.

Yine de bu ufak pürüzlere rağmen, ColorOS 15 bana sürekli olarak pürüzsüz, hızlı ve sezgisel bir deneyim sundu. Animasyonlar gerçekten akıcı, özellikler faydalı ve genel olarak hâlâ en sevdiğim Android arayüzlerinden biri olmaya devam ediyor. ColorOS 16 da yolda, o geldiğinde çok daha iyi bir deneyim yaşayacağımıza da eminim.

Genel Değerlendirme

Reno14 serisini sevdim. Reno 14’ü ise Pro modeline kadar bütçesi çıkışmayanlar için iyi bir seçenek olarak görüyorum. Çünkü neredeyse Pro modelle aynı deneyimi sunuyor: Aynı premium alüminyum çerçeve, Aynı yüksek kaliteli telefoto kamera, Aşırı hızlı 80W şarj, Gerçekten kullanışlı AI özellikleri Ve 6000 mAh’lik dev batarya — bu fiyat segmentinde piyasada benzerini görmekte zorlanacağınız bir model.

 

Sponsorlu İçerik


İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.