Monster Tulpar T6 V3.4.5 inceleme

Şu sıra güçlü bir oyuncu laptopu arıyorsanız, çok rengarenk görünmesin, sade bir tasarımla gelsin ama her oyunu yüksek performansta çalıştırsın diyorsanız, 2 yıl garanti ile birlikte ömür boyu ücretsiz bakım garantisi kulağınıza hoş geliyorsa, ilk 30 günde ekranda herhangi bir şekilde ölü piksel çıktığında ücretsiz ürün değişiminin yapılmasına evet diyorsanız ve ilk 15 gün içinde koşulsuz iade garantisi ile tereddütsüz bir alışveriş yapmak istiyorsanız doğru yerdesiniz. İşte karşınızda Monster Tulpar T6 V3.4.5… – DEVAMI …


Monster Notebook, Tulpar serisine yeni bir model daha ekledi. Tulpar T6 V3.4.5. Bu sondaki 5 bize bu laptopun konfigürasyonuyla ilgili fikir veriyor. Yani kiminin RAM’i fazla, kiminin SSD’si gibi gibi. Temelde V3.4’ün özellikleri aynı, sondaki rakam bu ufak konfigürasyon değişikliklerine karşılık geliyor.

Intel tabanlı bir bilgisayar ve bu laptopun en dikkat çeken yönü RTX 5070 ekran kartıyla geliyor olması. 5080’i görüp kullanma şansım olmuştu ama 5070’i bu laptop’la ilk kez deneyimleme şansım oldu. Bu arada bu 5070, TI olan değil, yani düz 5070 ama haliyle mobil sürümü.

Tasarım

Önce tasarımla başlayalım. Dikkatini çekmiştir, sıkı bir oyuncu laptopu olmasına karşın bu Tulpar modeli gayet sade bir görünüme sahip. Öyle her yerinden RGB ışıkları çıkmıyor, logo bile renksiz. Burada amaç ise bu laptopun sadece oyunculara hitap etmemesi. Yani oyunculara olduğu kadar iş dünyasına hitap eden bir tarafı da var ve içerik üreticileri dahil profesyonellerin de kullanabileceği bir çözüm. O yüzden öyle rengarenk olması hoş durmazdı, Monster da bunu dikkate alarak bu sade tasarımı ortaya koymuş.

16 inç büyüklüğünde bir ekranla geliyor. RGB klavyesi var ama tek renk çalışıyor. Seçtiğiniz herhangi bir rengi klavye arkadan aydınlatma ışığı olarak kullanabiliyorsunuz. Ağırlığı yaklaşık 2.35 kg. Üzerinde duracağımız bir şey değil, nihayetinde bu segment bir laptoptan hafif olmasını bekleyecek halimiz yok.

Kasası da güçlendirilmiş plastikten oluşuyor. Wi-Fi 6E ile birlikte Bluetooth 5.3 destekleniyor. 2x2W hopalörü bulunuyor ama burada ses sistemi Sound Blaster Studio. Sound Blaster uygulaması yüklü geliyor, yüklü değilse de Monster’ın web sitesine girerek driver’ların olduğu bölümden kolayca indirebilirsiniz. Bu uygulama üzerinden ince ayar yaparak sesi daha da iyileştirebilirsiniz.

Port sayısına gelince… Sol kısımda bir adet USB 3.2 Gen 1 portu bulunuyor ve ve bu port Type-A şeklinde. Bu portun hemen yanında kombo şak girişi var. Sağ kısımda bir adet USB 3.2 Gen 2 var ve yine Type-A şeklinde. Type-C olarak da 3.2 Gen 2 portu mevcut. İkisi yan yana. Bu portu aynı zamanda güç aktarımı için de kullanabiliyoruz.

Son olarak da arka kısma bakalım. HDMI 2.1 portu bu bölümde yer alıyor. Display Port çıkışı da var. USB 3.2 Gen 2 portu yani Type-C olandan Display Port çıkışı da verebiliyor. Ethernet girişi de yine bu bölümde.

Klavyeyi yumuşak dokunuşlarla kullanabiliyorsunuz, bu da özellikle oyun dışında iş amaçlı bu laptopu kullananların hoşuna gidecek bir nokta. Ekran boyunca uzanan tam boy bir klavye var. Sağ tarafta numaratik alanı görüyoruz. Renkli bir klavyemiz var. Buradaki aydınlatma 3 kademeli bir şekilde gerçekleşiyor. Ancak tek bölgeli RGB aydınlatma kullanıyoruz. Yani aynı anda tek renk yanıyor. Yani ya mavi, ya yeşil ya da kırmızı, tek renk. Öyle bölge bölge aydınlatma yok.

Klavyeyi kullanırken tek hoşuma gitmeyen nokta özellikle orta bölümde tuşlama yaparken hafif bir yalpalama görmem. Tuşa dokunuyorum, beraberinde o bölge de hareket ediyor. Kullanımda size sorun yaşatacak bir şey değil, ama görüntü itibariyle biraz tuhaf göründüğünden de bunu paylaşmak istedim.

Touchpad’e gelince. Yeterli büyüklükte. Üzerinde bir Monster logosu var, hoş duruyor.

Ekranın kapağına baktığımızda mat gri renkte bir Monster logosu görüyoruz. Sade duruyor, ama bence güzel olmuş.

Soğutma tarafına bakacak olursak sağ ve sol taraflarında çift fanlı 5 ısı borulu bir soğutma sistemi bulunuyor. Bunların böyle egzoz çıkışları var. Performanstan bahsederken soğutmaya da elbette değineceğim ama şimdi ekran özellikleriyle evam edelim.

Ekran

16 inç büyüklüğünde Full HD+ bir ekranla geliyor. Yani 1920×1200 piksel çözünürlük sunuyor. 16:10 oranıyla geliyor ve haliyle bize daha geniş bir çalışma alanı sunuyor. 165 Hz yenileme hızı sunan IPS mat yapıda bir ekran kullanıyor.

Yaklaşık 600 nit ekran parlaklık seviyesi sunuyor. Bence gayet iyi, genelde bu segment laptoplarda 300 nit seviyesine aşinayız, bu açıdan parlaklık seviyesi kesinlikle iyi.

İçerik üreticilerin ve kurgucların seveceği bir özellik de %100 sRGB renk gamutunu sağlayabiliyor olması. Zaten ağırlıklı olarak internete iş üretiyorsanız sRGB gayet yeterli. Zaten hemen herkes sRGB kullanıyor malum.

Ekranın üzerinde 720p çözünürlüğünde görüntü alabilen bir webcam’imiz var. Bu webcam’i farklı senaryolarda kullanabiliriz. Oyun oynarken, NVIDIA Studio ile yayın yaparken ya da bir görüntülü görüşme veya toplantı yapmak istediğinizde iyi iş görüyor. Mükemmel diyemem elbette, ama işinizi görecek düzeyde diyebilirim. Işık koşulları çok kötü değilse iş görür.

Performans / İşlemci

Şimdi asıl noktaya gelelim: Performans kısmına. Bu laptopa Intel’in i7-13700HX işlemcisi güç veriyor. Bu 13. nesil Raptor Lake mobil işlemci tam anlamıyla masaüstü güç seviyesini bizlere sağlayabiliyor. 16 çekirdekten oluşuyor, 8’i performans, 8’i ise verimlilik çekirdeği olarak bizlere sunulmuş. Evet, bu 16 çekirdekli bir işlemci. 5 GHz’e kadar çıkma potansiyeli var.

Aynı zamanda 32 GB GDDR5 RAM ile beraber geliyor. Tabi siz bunları isterseniz ürünü satın alırken de yükseltebiliyorsunuz. Yani 64 GB bir RAM ya da SSD mesela üzerinde 1 TB’lik bir SSD ile beraber geliyor ama siz bunu isterseniz farklı TB’lerde ya da farklı GB’lerde RAM’lerle satın alabiliyorsunuz. Seçim size kalmış.

Performans / Ekran Kartı

Ekran kartı ise kuşkusuz böyle bir sistemin en önemli bir bileşeni. Bu sistem Nvidia RTX 5070 ekran kartını kullanıyor. 8 GB’lık GDDR7 bellekli bir GPU bu. Aynı zamanda 100 Watt artı 15 Watt’lık bir dinamik boost özelliğiyle beraber besleniyor. RTX 5070’in getirdiği teknolojilere baktığımız zaman tabii ki akıllara otomatik olarak yapay zeka desteği geliyor.

NVIDIA Blackwell mimarisiyle donatılan GeForce RTX 5070, yapay zekâ destekli DLSS 4 teknolojisi sayesinde daha yüksek kare hızları ve daha gerçekçi görseller sunuyor. NVIDIA Studio ile projeleriniz artık çok daha hızlı bir hale geliyor.

DLSS 4 demişken DLSS’i açalım biraz ve öncelikle bu kavrama uzak olanlar için DLSS’in işlevini konuşalım. DLSS, FPS’i artırmak için yapay zekadan yararlanan, gecikmeyi azaltan ve görüntü kalitesini iyileştiren bir nöral görüntü oluşturma teknolojileri paketi. Monster’ın bu ürününde de olan ‌GeForce RTX 50 Serisi ekran kartları ve beşinci nesil Tensor Çekirdek DLSS 4, yeni Çoklu Kare Oluşturma ve geliştirilmiş Süper Çözünürlük özelliklerini sunuyor. NVIDIA’nın buluttaki yapay zeka süper bilgisayarı tarafından destekleniyor ve laptopunuzun oyun yeteneklerini sürekli olarak artıran DLSS özellikli GeForce RTX, oyunları en iyi şekilde deneyimleyebilmek için bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor.

GeForce RTX 50 Serisi ve beşinci nesil Tensor Çekirdekleriyle desteklenen yeni DLSS Çoklu Kare Oluşturma, görüntü oluşturma çerçevesi başına üç kareye kadar oluşturmak için yapay zekayı kullanarak FPS’yi artırıyor.

Elbette bu DLSS ve Frame Generation yani Kare Oluşturma ayrı iki teknoloji. Frame Generation olmasa da DLSS olabiliyor. Frame Generation sonradan geldi ve 40 neslinde bunu kullanabiliyorduk. 50 neslinde ise Multiple Frame Generation yani Çoklu Kare Oluşturma var.

Ayrıca optimum yanıt süreleri sağlamak ve görüntülerdeki gecikmelerin önüne geçmek adına da Nvidia Reflex 2 teknolojisi de elimizin altında. Reflex 2, Frame Warp adı verilen yenilikçi bir yöntemle gecikmeyi yüzde 75’e varan oranlarda azaltabiliyor.

NVIDIA Broadcast’i de atlamayalım. RTX 5070’in yapay zeka özellikleri sayesinde Broadcast arka planda bir gürültü giderme yapabiliyor. Sanal arka plan ekleyebiliyor. Görüntüde otomatik kadraşlama yapabiliyor. Ya da siz kameraya bakmasanız bile kameraya bakıyormuşsunuz gibi gözlerinizi orada kameraya yerleştirebiliyor. Bunlar gerçekten önemli özellikler.

Yazılım

Bu laptopu aldığınızda kurulumu yaptığınızda hep elinizin altında olması gereken bir yazılım var. Monster’ın laptoplarında yıllardır gördüğümüz Control Center yazılımından bahsediyorum. Bu yazılım üzerinden performans, eğlence ve sessiz modları arasında geçiş yapabiliyorsunuz.

İşlemcinin saat hızı, CPU, depolama durumu dahil pek çok önemli veri, anlık olarak ekrana geliyor. Tabii şu anda herhangi bir kullanım yapmadığımız için GPU ve işlemci kullanımlarımız düşük. Ama sistemi zorladığınızda elbette tablo tamamen değişiyor.

LED aydınlatma kısmına baktığımızda burada klavyenin renk uzayını belirleyebiliyoruz. Ayrıca 4 kademede parlaklık seviyesini de yine bu bölümden ayarlayabiliyoruz.

Flexi Changer bölümünde ise pil ile ilgili ince ayarlara ulaşıyoruz. O anki pil doluluk oranını görebildiğiniz gibi, bataryayı nasıl şarj edeceğinize yine buradan karar veriyorsunuz. Maksimum batarya şarjı seçiliyle bataryanız hiç durmadan %100’e kadar tam dolum yapıyor.

Ama Monster’ın bir de Tavsiye Edilen Batarya Şarjı diye ayrı bir ayarı var. Bu mod altında bataryanız hiçbir zaman %100 şarj olmaz ve bunun yerine %70’in altına düştüğünde şarjı başlatacak şekilde en fazla %80’e kadar batarya şarj olur. Sonrasında da bu döngü bu şekilde devam eder. Buradaki amaç ise pili yormamak, daha uzun ömürlü olmasını sağlamak.

Bu arada isterseniz Özel Batarya Şarjı moduna da geçebilirsiniz. Bu modda şarj sınırını siz belirleyebilirsiniz.

Yapılandırma kısmına geldiğimizde örneğin kamerayı buradan açıp kapatabiliyoruz. Kameranın önünde herhangi bir fiziksel engelleyici olmadığından, bant kullanmanız gerekebilir. Yani yazılım üzerinden kameranın kapatılması size güven vermiyorsa böyle eski bir yönteme başvurmak durumundasınız.

Yine bu yapılandırma ayarları altında dokunmatik yüzey yani touchpad’i açıp kapatabiliyoruz. Uçak modu, Num Lock, Scroll Lock, Caps Lock dahil diğer ayarları da açıp kapatabilirsiniz

Bu arada ekranın parlaklığını da buradan açıp kapatabiliyoruz. Bilgisayarın ses düzenini buradan ayarlayabiliyoruz. Mavi ışık filtresi de buradan ayarlanabiliyor.

Son olarak burada GPU geçişi kısmını görüyorsunuz. GPU geçişi kısmında iki seçeneğimiz var. Sadece ayrık GPU yani RTX 5070 kartı kullanabileceğimiz gibi, MSHybrid’i seçtiğimizde Intel’in dahili grafik yongası ile Nvidia’nın kartı arasında hibrit bir kullanım sağlanabiliyor.

Ses

Son olarak ses performansına da bakalım. İki adet, 2W’lık hoperlörümüz var. İsterseniz Sound Blaster uygulaması üzerinden bazı efektler atanabiliyor. Ufak equalizer ayarları yapılabiliyor. Ancak tabii ki tiz ağırlıklı bir hoperlör sistemi olduğunun altını çizmek istiyorum.

Sound Blaster Studio+ ise ses üzerinde bize daha fazla ince dokunuşlar yapmamıza olanak veriyor. CrystalVoice teknolojisi sayesinde de mikrofonunuzun arka plan seslerini iyileştirerek kristal netliğinde iletişim kurabilirsiniz. Hem kulaklık hem hoparlör için ayrı ayrı ayar yapabilirsiniz. Bağladığınız cihaza göre, hatta bazen oynadığınız oyuna göre buradan ayar yapmanız gerekebilir.

Bu arada hoparlörlere pek takılmayın derim, zaten fan sesinden dolayı oyun oynarken daha çok kulaklık kullanacaksınız. O yüzden hoparlörün ses kalitesi tabii ki iyi olsun, ama önceliğimde olan bir konu değil, özellikle de bu segment bir laptopta.

Sonuç

Şimdi soru şu: Bu laptopu mu alıyoruz yoksa o parayla bir masaüstü bilgisayar mı alıyoruz? Bu seçim, tamamen size bağlı. Taşınabilirlik sizin için önplandaysa tabii ki laptop formunu almanız gerekiyor. Ama taşımanız gerekmiyorsa, evde sabit duracaksa, laptop almak çok mantıklı değil.

Tulpar’ın bu modeli sıkı oyunculara ve biraz da profesyonellere hitap ediyor. İçerik üretenler, kurgu yapanlar için de bu laptop çok iş görebilir. Ekran kartı olsun, işlemcisi olsunhatta ekran deneyimi olsun, kesinlikle oldukça dengeli bir sistem olmuş. Ve elbette en başta da söylediğim gibi ömür boyu ücretsiz bakım garantisi, ilk 15 gün içinde koşulsuz iade garantisi ve ilk 30 gün içinde bir adet ölü pixel çıksa bile birebir panel değişimi garantisinin veriliyor olması çok kıymetli.

 

Sponsorlu İçerik


İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.